ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

Genel

Ortadoğu'nun Stratejik Suları ve Bölgenin Geleceği

ABD’de yayınlanan  Dicle ve Fırat Raporuna göre

bölgede su 10-15 yılda yönetilemez duruma gelebilir !

Dursun Yıldız

HPA Direktörü

09 08 2023 

Çok uzun dönemdir siyasal istikrarsızlığın yaşandığı Ortadoğu’daki su kaynaklarının havzadaki güvenlik planlaması üzerindeki etkileri ABD’nin Quantico, Virginia: Deniz Piyadeleri Üniversitesi uzmanları tarafından incelendi ve “ Dicle ve Fırat Havzasında Su ve Güvenlik Planlaması ” raporu yayınlandı

Bu proje 1997 yılında ABD Hava Kuvvetleri Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nün finansmanı ile başlamış ve  1999 yılında Ulusal Savunma Üniversitesi  tarafından “Fırat Üçgeni: Güneydoğu Anadolu Projesinin Güvenlik Sonuçları” başlıklı bir rapor yayınlanmıştır.  2004 ve 2005 yıllarında, ABD Savunma Bakanlığı ve ABD Avrupa Komutanlığı'ndan  alınan finansmanla  bölgeye tekrar seyahat edilmiştir.

Bu incelemelerden sonra Dr. Erickson ve Albay Lorenz, 2013 yılında Orta Doğu'daki su kıtlığının askeri planlama için önemini vurgulayan  “Stratejik Su”  raporunun ilk baskısını yayınlandı.  Bu raporun genişletilmiş ikinci baskısı da  Quantico, Virginia: Deniz Piyadeleri Üniversitesi  tarafından 2023 yılında yayınlandı.

Stratejik Su: Irak ve Bölgede Güvenlik Planlaması

Stratejik Su: Irak ve Bölgede Güvenlik Planlaması başlıklı raporun özet bölümünde raporla ilgili aşağıdaki bilgilere yer verilmiş;                 

 "Tatlı su kıtlığı sorunu her zaman insanlar için hayati endişe kaynağı oldu.  Bugün ise su kaynakları ülkelerin güvenlik planlamasında çok stratejik bir faktör olarak değerlendiriliyor.Fırat-Dicle nehir havzasında su  dağıtımı ve yönetimi  iklim değişikliği ile birlikte  bölgesel istikrar tehdidi olarak giderek daha fazla ortaya çıkmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri, kıyıdaş devletlerinin ulusal çıkarlarıyla doğrudan bağlantılı olan Fırat- Dicle Havzası'nın istikrarı konusunda uzun vadeli bir stratejik ilgiye sahiptir.

 “Stratejik Su: Irak ve Bölgede Güvenlik Planlaması “ raporunun genişletilmiş ikinci baskısı, Fırat-Dicle Nehir havzasında jeopolitik durumun analizini güncellemekte  ve havza ülkelerinin isteklerinin kapsamını genişleterek ele almaktadır. Rapordaki yeni bölümler olarak “Coğrafya, Kürtler ve Su” ile “Veri, Bilim ve Diplomasi”  bölümleri yer almaktadır. Raporun “Güvenlik planlaması ve gelişen kriz” başlıklı sonuç bölümü güvenlik planlamacıları için değerlendirmeler  sunmakta  ve çözüm için  yaklaşımlar önermektedir. Bu raporda ayrıca “azalan su kaynaklarının tüm askeri operasyonların planlanması ve yürütülmesinde  dikkate alınması gerektiği” de vurgulanmış

Raporda öne çıkan konular

Raporun genişletilmiş ikinci baskısı  yeni sonuçları içeriyor  ve  önümüzdeki 10 -20 yıla yönelik  eylemler için bir çerçeve öneriyor.

 

 

İlk rapor 2013 yılında yayınlanmış. Aradan geçen 10 yıl boyunca Dicle ve Fırat Havzasının jeopolitiğinde ve hidropolitiğinde  çok şey değişti. Bu nedenle konu tekrar incelenmiş.

ABD’li iki Türkiye uzmanı akademisyen albay tarafından  hazırlanan raporun genişletilmiş  ikinci baskısında   “Coğrafya, Kürtler ve Su” gibi yeni bölümler ve genişletilmiş analizler de yer alıyor.

Raporda  ABD ‘nin  Dicle-Fırat havzasına uzun vadeli stratejik  ilgisinin olduğu, Irak ve Suriye’nin siyasi istikrarsızlık içinde bulunduğu,Bölgedeki belirsizliğin arttığı ve bunun da su konusundaki işbirliğini  azalttığı belirtilmiş. Bunun bölgede istikrarı bozucu olumsuz sonuçlar oluşturacağından söz edilmiş.

Raporda havzadaki otonom ve bağımsız Kürt oluşumlarının ortaya çıkması konusu da ele alınmış. Bunun ise zaten tehlikeli derecede karmaşık olan bir jeopolitik durumu, daha da karmaşıklaştırdığı belirtilmiş.

Temiz suya ulaşmak bir ulusal güvenlik konusu

Raporda ABD’nin temiz suya ulaşmayı bir ulusal güvenlik konusu olarak gördüğü de  belirtilmiş Ayrıca  Raporda 10-15 yıl içinde bölgede suyun yönetilemez bir duruma geleceği riskinden de söz ediliyor. Ancak tüm olumsuz koşullara  rağmen bölgede yapılacak çok şey olduğu ve suyun  bölgede  işbirliği için hala bir fırsat olarak düşünülmesi ve  ABD’nin bu faaliyetler için bölgeye finansman ayırması gerektiği de belirtiliyor.

Özetle bu raporda  Dicle ve Fırat’ın suyunun bölgenin geleceği için artan önemi ve artan jeopolitik riskler vurgulanmış. Rapor incelendiğinde ayrıca ABD ‘nin bölgeye olan stratejik ilgisinin Coğrafya, Kürtler ve Su”yu da kapsamına alarak  devam edeceği de görülüyor.

  Dünya Orta Doğu'daki yeni krizleri   izlerken Fırat-Dicle Havzası'ndaki su ve güvenlik sorunları yeni bir duruma ulaştı. Bölgedeki  belirsizlik arttı. Bu belirsizlik ve gerilim  bölge ülkelerinin mevcut siyasi sınırlarını değiştirmeye yönelik uluslararası girişimler nedeniyle gelecekte daha da artacak.

Türkiye uzun zamandır suyu bölgede bir barış ve işbirliği aracı olarak kullanacağını ifade etmiş ve bu politikasının  gereklerini de yerine getirmişti.Türkiye’nin bu konudaki olumlu tavrı sürüyor. Ancak  Dicle ve Fırat nehirlerinin kaynak ülkesi olan Türkiye’nin orta ve uzun vadeli hidropolitikasını bu gelişmeleri ve bölgenin yeni jeopolitiğini de dikkate alarak şekillendirmesinin yararlı olacağı görülmektedir.

Kaynak: Frederick Lorenz and Edward J. Erickson (2023) Strategic Water Iraq and Security Planning in the Euphrates  - Tigris Basin, Expanded Edition. Marine Corps University Press USA. Available at: WWW.USMCU.EDU/MCUPRESS

Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış