Adaletin Bu Mu Dünya !
Doç Dr. Yücel Çağlar
Evet, bence “budur”; gezegenimizde her şey “adaletsizdir” ! Çok mu karamsar bir giriş tümcesi oldu; haklısınız, öyle oldu. Ancak, evreni bilmiyorum ama gezegenimizde “doğanın doğası” böyle; ben n’apabilirim ki?. Eğer gezegenimizde her şey “adaletli" olsaydı, bu, anlık bir durum olurdu; hiçbir doğal oluşum, moda söylemle, “sürdürülebilir” olamazdı; dolayısıyla, “zaman” kavramı da anlamını yitirirdi. İnsanoğlunun varoluş süreci bir yönüyle de “adaletsizlikleri” kendinden yana “adaletli” kılmaya yönelik savaşımlar sürecidir. Toplumsal sınıflar, bu sürecin çıktılarından birisidir sözgelimi; mülkiyet ilişkileri de… Bu süreç günümüzde öyle boyutlar kazanmıştır ki mülkiyet, neredeyse, Tanrı vergisi kutsal bir hak sayılır olmuştur. Öyle ki, oluşumu, yanı sıra, varlığını kendi doğası içinde sürdürebilmesi için hiçbir emek ya da sermaye harcanmamış; başka bir söyleyişle en geniş anlamıyla kamusa varlıklar, ortamlar, dahası, süreçler bile mülk edinilir olmuştur. Biliyorsunuz; su, hava, toprak böylesi varlıkların başında geliyor. Bence, tümüyle bu nedenle bu süreçlerin, ortam ve varlıkların kullanımı da giderek “adaletsizleşmiştir. Ne ki, bu “adaletsizlik” doğurgandır; hem sürekli olarak yeni yeni “adaletsizlikler” üretir hem de ürettiği “adaletsizlikleri” giderek pekiştirip derinleştirir. Oysa, insanoğlu, gezegenimizde bu gerçeğin ayırdında olan; daha önemlisi, bu gerçeği değiştirme; daha açık bir söyleyişle, “adaletsizliğin” temellerini ortadan kaldırma yeteneğine, gücüne sahip belki de tek canlı türüdür. Ancak, bu yeteneği ile gücünün ya ayırdında değildir ya da gerektiğince kullanmaz yahut kullanamaz. Bence kullanabilmesi son derece zorlu, yanı sıra, uzun soluklu savaşımları göze alması gerekir.
Bunlar nedir bunlar?
Makalenin tümünü okumak için tıklayınız
yucel-caglar-su-uzerine-tartismalar
Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın
Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın