ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

Genel

Ormanda Açık Oturum Yapılıyor!

Merhabalar; Size de öyle mi olur, bilmiyorum: Her başlangıç bana, çoğu kez, umutlu bir sürecin ilk adımlarını çağrıştırıyor.  Sabahları oldum olası çok severim; kitapların ilk sayfalarını, bir dostla söyleşinin merhabalaşma aşamasını örneğin. Umutsuz olduğu besbelli bir sürecin başlangıcından bile şimdi tanımlayamayacağım bir hoşnutluk duyumsarım; başlangıçlar bitmesin, anlar eskimesin isterim. Öyle ki; başlangıçların önünde sonunda bitişlere varacağı; dahası, bitişlerin nasıl olacağı bile aklıma gelmez. Orman ekosistemlerini bu yüzden seviyorum sanırım; kendi doğasına bırakıldığında her anında, bir değil, on değil, yüz değil; binlerce başlangıç yaşanıyor olduğu için. Belki öteki ekosistemlerde de öyledir; bilemiyorum. Ama John FOWLES’ın, Ağaç ve Doğanın Doğası başlıklı kitabında söylediği gibi;  “…yerden ağaç tepelerine doğru yükselirken karşılaşılan farklı varlık düzeylerinin, farklı yaşam biçimlerinin ve bunların kendi aralarındaki ilişkilerin inceliğini sözcüklerle de kamerayla da yakalamak olanaksızdır. Orman bir anlamda, duyusal olarak çok fazla çeşitliliği barındıran ve yüzeyinde göze çarpanlar dışında pek kavranamayan büyük bir denize benzer.” Ben orman ekosistemlerindeki bu türden olanaksızlıkları, hemen kavrayamadıklarımı kavramayı seviyorum; bana her an yeni başlangıçlar yapabilme olanağı sağlıyor çünkü. Gönlüm isterdi ki, içinde bulunduğum herhangi bir orman ekosistemindeki tüm başlangıçları görebileyim, anlayıp açıklayabileyim; ama nerde bende böylesi bir yeti... Olmadığı içindir ki, bugüne değin sizlerle paylaştığım onsekiz “Ormanlar ve Ormancılık Üzerine ‘Sessiz Tartışmalar”da başlangıçları değil de, çoğunlukla, sonuçları tartışmaya çalıştım. Deyim yerindeyse; “işin kolayına kaçtım” sanırım. Ama her sonuç aynı zamanda yeni başlangıçları içermez mi sizce de? İçerdiğini düşünüyor, umutlanıyorum. “- Bunlar da nereden çıktı şimdi?” dediğinizi duyar gibiyim. Haklı olabilirsiniz kuşkusuz ama ben de haklı sayılırım: “Orman ekosistemleri gerçekten de hem çatışmalı hem de dayanışmalı birliklerse eğer, bu birliği oluşturanların her an yapageldikleri başlangıçlardan birisi de bu kez sorunlarını topluca tartışmak, geliştirecekleri önerileri insangillere doğrudan açıklamak neden olmasın?” sorusu aklıma geldi çünkü. Onlarınki de bir umut işte; yeni bir yıla girerken, üstelik yeni bir anayasanın hazırlanması da gündemdeyken, sorunlarına gerçekçi çözümler bulunabileceğini umuyor olabilir. Bence başta Bilge, Bilmiş, Çalışkan, Gürültücü, Bekçi, Uyanık, Akar, Güngörmüş olmak üzere Çatışmalı ve Dayanışmacı Birliğin pek çok üyesi de artık böylesi bir umut içinde. Şimdi de; “- Onlar da kim?” mi diyorsunuz; yabancı değil canım, orman ekosistemlerinin üyeleri; onları uzaktan da olsa tanıyorsunuz. Tanıyorsunuz ama başlarına gelenleri nasıl değerlendirdiklerini, gelecekten neler beklediklerini biliyor musunuz bakalım? Bilmiyorsanız ya da biliyor ama bir de onlardan dinlemek istiyorsanız eğer, onlara kulak vermenizi öneririm. Çocuk Kalabilenler için 2 Perdelik Bir Oyun Yücel ÇAĞLAR   111
Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış